İnanır Mısın


Bugün seni gördüm desem,

İnanır mısın bana?

Papatyalı çoraplarınla hakiki

Papatyadan tacın vardı hatta.

Ve kırlar prensesiydin desem,

İnanmalısın bana.

Hem de ilk ve son prensestin sanki,

Benzersizdin şu dünyada.


Bilmezdin sen;

San ki bahar,

Sen varsın diye bahardı.

San ki saçlarını uçuran yeller,

Sana borçluydu esintisini.

Ama sen bilmezdin bunları.

Yaşamakla o kadar meşguldün,

Ve yaşam sana o kadar,

O kadar yakışıyordu ki,

San ki sana yaşamak,

Bana yanaşmak düşüyordu.

Sana sarılmak,

Bana anlatmak düşüyordu;

Seni sana anlatmak.


Hem anlatmak da ne ki?

Sen yeter ki inan bana,

Ben bir bir anlatırım sana.

İnan ki Öğlen Güneşi'nin,

Kırlara serildiği gibi sen de

Dupduru serildin yanı başıma,

Papatyalı çoraplarınla.